BAŞAK BURCUNDA YENİAY

25 Ağustos’ ta Başak burcunun 2 derecesinde gerçekleşecek Yeniay; yeni girişimlerin ve başlangıçların yapıldığı; değişim tohumlarının atıldığı ve hızlı ilerleme kaydedileceği bir süreci gösteriyor. Planlama, program, görev ve sorumlulukların yerine getirilmesi, detayları gözden kaçırmadan mükemmeli yakalamak, düzen, hizmet, sağlık ve yardım amaçlı işler Başak burcunun temaları arasındadır. Önümüzdeki ay genelde bu konuları içeren uğraşlarla yoğurulacak ve yeni koşullarımızı belirleyeceğiz.

Yeniay’ın yükselen burcunun Oğlak olması yukarıda bahsettiğimiz konulara ilaveten yönetim ve idari de işlerin de gündemde olacağını işaret ediyor. Uzun vadeli köklü değişimler gerçekleştirmek için gereken desteği alarak dönüşüm imkanı ve güç bulabiliriz. Hedefi belli, uzun sürede planlanmış ve tüm alt yapısı hazırlanmış işlere başlanabilir. Teoride her şey ince ince hesaplanmış olmasına rağmen uygulamaya geçildiğinde koşullar değişime açık görünmekte…Çatlak sesler, eleştiriler uyumsuzluğa neden olurken birçok şeyi bir anda halletmenin getirdiği telaş yanlış zamanlama yapmaya belki de yanlış kişilerle yola çıkma kararı almaya neden olabilir. Var olan düzene yenilik getirmek isteyen genç ve dinamik bir oluşu; bu planlar üzerinde aynı zamanda yıpratıcı bir etki de yaratabilir. Yönetime aday ve kulisleri meşgul eden kişi ve durumlar bir vadede başarı elde etmiş gibi olmakla birlikte kısa bir sürede yerini başka bir isme veya oluşuma bırakabilecek gibi görünüyor. Yine de her şey diploması ve nezaket çerçevesinde halledilerek; nihayetinde dengeli ve uyumlu bir geçiş süreci beklenebilir. Fakat diğer yandan otoriteler taleplerini gerçekleştirirken herkesin onayını almak yerine gücünü ve kendi dogmatik kurallarını da kabul ettirme yoluna da gitmeyi tercih edebilirler. Yenilenmiş gibi görünen ancak eskiyi olduğu gibi devam ettiren bir yapı veya bir süreç ortaya çıkabilir.

Ayrıca ortak kaynakların yönetimi ve finansal konularda da dikkat çekici gelişmeler yaşanabilir. Manipülatif hareketlerin getirdiği güç savaşları söz konusu olabilir. Israr, özgüven ve prestij krizine açık ve sebebiyet verici bu gelişmelerin yanı sıra yakın çevremizle de sorunlar yaşayabiliriz. Ülkemiz adına ise; komşularla ilişkilerde bir anlaşma zeminin tam sağlanamadığı durumlarda gündemi işgal edebilir. İşbirliğine yatkınlık yerine çıkarlara yönelik tutum ve tavır sergilenebilir. Zaman zaman agresyon ve çatışmalar yaşanması olasılıklar dahilinde olabilir. Çevreye karşı olan saldırgan tavırlar bütünleştirici olmaktan ziyade adeta ayrıştırıcı bir ortam yaratabilir. Söylemler herkese eşit davranmaya ve kucaklamaya yönelik görünse bile etiketleyen, sınıflandıran bir alt metin ihtiva edebilir